Yürek acısı bu haberi herkes hatırlayacaktır: Kızını odasında bir erkekle uygunsuz şekilde gören baba kızına "Neden yaptın?" diyerek bir tokat attı. Kızının şikâyeti üzere baba hakkında hem dava açıldı hem de para cezası kesildi. Baba evladını korumak istediğini, mahkeme tarafından verilen bu cezayı hak etmediğini söyleyerek karşı dava açacağını ifade etti.
Bu ve benzeri hadiselerin günbegün artması sonucu şu soruları sormak kaçınılmaz oluyor; 1.Müslüman bir babanın evladını haram bir fiilden korumak istemesi kadar normal bir davranış var mıdır?
2."Kadının beyanı esastır" çerçevesince evlat ve babayı karşı karşıya getiren bu sistem aile kurumunu yok etmiş olmaz mı?
3.Gayri meşru ilişki neticesinde kızın yaşayacağı (hamilelik, ölüm tehdidi, kadın cinayeti vs...) gibi durumlarda kızını babasından koruyan devlet, kadını aşağılayan bu halden nasıl koruyacak?
Asıl sorulması gereken soru ise; %90'ı Müslüman olan bir toplumda Batılı sapkın kâfirlerin ürettiği, desteklediği, aileyi nesli toplumu tahrip etme gücüne sahip İstanbul Sözleşmesi'nin bu Ümmetin arasında ne işi var? Bu sözleşmeleri kabul eden yöneticiler ailemizi ateşten korumadığı gibi, bizlerin de onları ateşten korumasına müsaade etmiyor! Bilakis topyekûn toplumu ateşe sürüklüyor!
https://www.aa.com.tr/.../kizina-tokat-atan-babaya.../145448