EN DOĞRU TAVIR NASIL OLMALIDIR?
22 Eylül 2021

EN DOĞRU TAVIR NASIL OLMALIDIR?

Her davranışın özünde insanın ihtiyaçlarının karşılanması vardır. Bu davranışlara yön veren ise kişinin sahip olduğu akidesidir. Örneğin kapitalizmde davranışların ölçüsü fayda ve zarar olduğundan, doğru veya yanlış davranışın ne olduğu konusu, insanlar nezdinde göreceli bir konu olabilirmiş gibi düşünülür. Buna göre de ABD’nin çıkarlarına hizmet edenler doğru insanlar, onlara karşı ülkelerini savunanlar “terörist” olarak damgalanabilir…

ABD ve yandaşları birçok ülkeyi işgal edip oralarda şiddetli bombardımanlar gerçekleştirmiş sömürgeci kapitalist devletlerdir. Suriye, Irak, Afganistan, Libya, Yemen, Somali, Pakistan… Bu cürümleri işleyen ABD askerleri, ülkelerine döndüklerinde her biri bir kahramanmış gibi karşılanır. Çünkü ABD menfaati söz konusu olduğunda, kendisinde var olan zihniyetten dolayı ne yapsa daima haklıdır. Dolayısıyla hiçbir insan, ne ABD’nin ne de onlarla ortak hareket eden diğer vicdansız yöneticilerin asla umurunda olmaz. Çoluk, çocuk, genç, yaşlı demeden, birilerinin hayatını mahvettikten sonra yataklarına yatıp rahatça uyurlar. Ertesi gün hedeflerine kaldıkları yerden devam ederler.

Diğer yandan kapitalizmin menfaatçi bakışı, bu bakışın etkisinde kalan insanların imgelerinin değişken olmasına, insani ilişkilerinin bozulmasına, çeşitli korku ve evham üretmesine, strese, dürtüselliğe, hatta kimlik bunalımına neden oluyor.

Toplumda artan psikolojik buhranlar, intihar ve cinayetler kapitalist sistemin doğrudan neden olduğu çarpıcı örneklerdir. Fakat kapitalist sistem bu noktada örneğin ilaç veya sağlık sektöründe kendisine “çözüm” ve yeni işgücü adı altında yeni alanlar oluşturuyor, her durumda çıkarcı yöntemine uygun bir biçim veriyor…

Menfaatini garantilemek için içeride veya dışarıda sürekli problem çıkarmak zorunda olan bu ideoloji, demokrasi, özgürlük, insan hakları gibi safsatalarla düşünce ve eylemini uyguluyor.

وَاِذَا قٖيلَ لَهُمْ لَا تُفْسِدُوا فِي الْاَرْضِۙ قَالُٓوا اِنَّمَا نَحْنُ مُصْلِحُونَ “Onlara: Yeryüzünde bozgunculuk çıkarmayın, denildiği zaman, “Biz ancak ıslah edicileriz” derler. Şunu bilin ki onlar bozguncuların ta kendileridir, lakin anlamazlar.” [Bakara 11]

“Sen yoksun, menfaat var” diyerek insanı nizam dışı bırakan bu batıl ideolojinin hükmü devam ettiği müddetçe toplumlarda güven duygusu zayıflamaya, çatışmalar artmaya, suç oranları yükselmeye devam edecektir. Özellikle İslam beldelerinde Ümmet, mevcut laik sistemlerde gördükleri İslami kırıntılardan hareketle uygulanan sistemde gördüğü hataları ne İslam’a bağlamalı ne de tatbik edilen sistemi İslam zannetmelidir. Zira toplumdaki tüm problemler laik sömürgeci kapitalizmden ve onun menfaatçi bakışının esas alınmasından kaynaklanıyor. Çünkü tatbik edilen sistem budur.

İslam’a gelince, O insanı ne robotlaştırmış, ne de hevasına terk etmiştir. İnsanın bütün davranışlarını Allah’ın (svt) emir ve yasaklarına göre düzenlemiştir. Dolayısıyla İslam, Allah (svt) ve insanın amelleri arasında ruhi bir bağ kurmuştur ki, yaptığı amellerle Allah’ın (svt) rızasına kavuşabilsin. Bunun için bir Müslüman zenginken de, fakirken de, savaşta da, barışta da, zayıfken de, kuvvetliyken de, hastayken de, sağlıklıyken de, sıkıntıdayken de, rahatken de Rabbini razı edecek şekilde davranır. Çünkü ihlaslı Müminlerin, kurtuluşa erenlerin isteyebilecekleri şeylerin en büyüğü Allah’ın (svt) rızasını kazanabilmektir. Bundan daha kıymetli bir şey yoktur. Böylece İslam, yeryüzüne hakimiyetinin hazırlığı aşamasında da, hakim olduktan sonra da yalnız Allah’ın (svt) rızasını gözeten dosdoğru insanlar kazandırmaya devam edecektir biiznillah.

فَاسْتَقِمْ كَمَٓا اُمِرْتَ وَمَنْ تَابَ مَعَكَ “O halde seninle beraber tevbe edenlerle birlikte emrolunduğun gibi dosdoğru ol!” [Hud 112]

Rabbimiz! Biz Rab olarak Senden, Rasul olarak Efendimiz Muhammed’den (sav) din olarak İslam’dan razıyız. Beşeri nizamların ve bunun bekçilerinin hiçbirinden razı değiliz, onların hepsinden beriyiz. Sende imanımızdan, yalnız Senin rızanı gözeterek yaptığımız bütün amellerimizden, bu yolda çektiğimiz imtihanlarımızdan ve gösterdiğimiz sabrımızdan razı ol ve bizi umduklarımıza kavuştur.

İslam’ı anlamakta, savunmakta, küfür fikirlerini çürütmekte ve İslam’ı yeryüzüne yeniden hakim kılmakta bize yardım et ve bize katından zafer ver!

Allahumme amin.