Trump’ın NATO Savunma Harcamaları Talebine Almanya’dan Tepki
08 Ocak 2025

Trump’ın NATO Savunma Harcamaları Talebine Almanya’dan Tepki

Köklü Değişim Medya

20 Ocak’ta koltuğuna oturacak ABD Başkanı Donald Trump, NATO üyesi ülkelerin savunma harcamalarını GSYH'nin yüzde 5'ine çıkarması gerektiğini söylemesi Almanya’da tepkilere neden oldu.

Almanya'da siyasetçiler, ABD Başkanı seçilen Donald Trump'ın NATO'nun Avrupalı üyelerinin gayrisafi yurtiçi hasılalarının (GSYH) yüzde 5'ini savunmaya harcamaları gerektiği yönündeki önerisine karşı çıktı.

Salı akşamı Trump NATO ülkelerinin savunmaya çok az harcama ayırdığını söyledi ve "Avrupa bizim harcadığımız paranın çok küçük bir kısmını harcıyor" ifadeleriyle eleştirdi.

Florida'daki Mar-a-Lago konutunda düzenlediği basın toplantısında gazetecilere konuşan Trump, "Hepsi bunu karşılayabilir ama yüzde 2 değil yüzde 5 olmalı" dedi.

NATO verilerine göre ittifakın 32 üyesinden hiçbiri şu anda GSYH'nin yüzde 5'ini savunmaya harcamıyor. Polonya yüzde 4.12'lik GSYİH payı ile en fazla harcama yapan ülke olurken onu yüzde 3,43 ile Estonya ve yüzde 3,38 ile ABD takip ediyor.

Almanya Sosyal Demokrat Partisi (SPD) üyesi Ralf Stegner, Trump'ın yorumlarını "hayal ürünü ve kesinlikle çılgınca" olarak niteledi

Politico'ya konuşan Stegner, "Dünyada daha fazla silaha değil, daha az silaha ihtiyacımız var" eleştirisinde bulundu.

Almanya Parlamentosu Savunma Komisyonu Başkanı Marcus Faber de yüzde 5'lik oranın çok yüksek olduğu görüşünde. NATO ülkelerinin yüzde 2'nin ötesinde yeni bir hedef üzerinde anlaşmaları gerekeceğini söyleyen Faber, ancak hedefin yüzde 3 olması ve uzlaşmayla karar verilmesi gerektiğini belirtti.

Hür Demokrat Partili (FDP) politikacı Marie-Agnes Strack-Zimmerman şunları söyledi: "Burada bir pazarda değiliz."

Strack-Zimmerman, "Kendisini bir anlaşma yapıcı olarak gören Trump, doğal olarak Avrupalı ortakların artan mali taahhüdünün özellikle ABD sanayisine fayda sağlayacağını umuyor. Ama lütfen havadan bir rakam uydurmayın" dedi.

Trump'ın NATO üyelerine savunma harcamalarını arttırmaları için yaptığı son çağrı yeni bir şey değil. İlk başkanlığı sırasında, Avrupalı müttefiklerinin harcamalarını arttırmaması halinde askeri ittifaktan çekilme tehdidinde bulunmuştu.

AB'nin NATO üyeleri, büyük ölçüde Rusya'nın Şubat 2022'de Ukrayna'yı geniş çaplı işgalinin bir sonucu olarak, son yıllarda savunma harcamalarını arttırdılar.

NATO, 32 üyesinden 23'ünün (16'sı AB'den) 2021'de sadece altı ülke iken 2024'te GSYH'nin yüzde 2'si oranında harcama yapma hedefine ulaşacağını tahmin ediyor. İtalya, Belçika ve İspanya henüz yüzde 2 eşiğine ulaşamayan ülkeler arasında yer alıyor.

Almanya Şansölyesi Olaf Scholz'un 2022'de ülkenin ordusunun tamamen elden geçirileceği sözünü vermesinin ardından Almanya bu yıl ilk kez yüzde 2'lik hedefe ulaşacak ve ülkenin ordusuna büyük yatırım yapmasına karşı yıllardır süregelen tabuyu yıkacak.

Buna rağmen, yetkililer ve raporlar defalarca Almanya'nın ordusunun amaca uygun olmadığını ileri sürdü. Mart 2024'te parlamento tarafından yayınlanan yıllık bir rapor, Bundeswehr'in "yaşlandığını ve küçüldüğünü" ve ciddi ekipman ve personel eksikliği olduğunu ortaya koydu.

Almanya'nın siyaset kurumundaki genel fikir birliği, ülkenin askeri harcamalarını sürdürmesi ya da arttırması gerektiği yönünde. 23 Şubat'ta yapılacak seçimler için kampanyalarının bir parçası olarak bazı partiler harcamaların arttırılmasını destekliyor.

NATO'nun yeni Genel Sekreteri Mark Rutte yüzde 2'lik hedefin yetersiz olduğu uyarısında bulunmuş ve aralık ayında NATO üyesi ülkelerin vatandaşlarının Avrupa'daki askeri harcamaları arttırmak için emekli maaşlarında, sağlık ve güvenlik sistemlerinde kesintiler de dahil olmak üzere fedakarlıkları kabul etmeleri gerektiğini söylemişti.

Kapitalist Batı’nın askeri gücü NATO’nun lideri olan ABD, Ukrayna’nın NATO’ya üyelik tehdidini sürekli canlı tutarak başlattığı savaşta büyük bir zafer elde etti. Batı eksenli statükoya meydan okuyan Rusya, sahada bataklığa çekilirken, Finlandiya ve İsveç’in birliğe katılması sağlandı. Ayrıca Rusya korkusu öne çıkarılarak NATO’ya yeniden önem kazandırmış oldu. Hatırlanacağı üzere Ukrayna savaşı öncesi Fransa, “NATO’nun beyin ölümü gerçekleşti” ifadesini kullanmış ve bir öneminin de kalmadığını vurgulamak istemişti.